28 Nisan 2012 Cumartesi

#247

onun askerliği süresince, kendimi onun yokluğuna adamış gibi, diğer blogumda yazıyordum bazen aynı gün içinde birkaç kere, bazen de hiç. zamanla oraya yazdıklarım azaldı, ona anlatacaklarım hiç azalmadı ama yokluğu öyle zor geldi ki, ona yazmak canımı daha da acıtır oldu ve pes ettim. yanyana olabilmenin, yüzyüze konuşabilmenin önemini öyle güzel öğrendim ki... telefonu teknolojiyi savurup yanıbaşımda saatlerce konuşabilme lüksünü özledim. aslında uzakta diye, ay şükür iyi ki teknoloji var, iyi ki sürekli konuşabiliyoruz ne büyük lüks diyene kadar, esas lüksün zaten yanyana olmak olduğunu unuttuk. şimdi birer birer güzel şeyleri hatırlıyor, özlemden arınıp, sadece sevgimize gömülüyoruz.

çok çok kötü zamanlarımız oldu, hiç hatırlamak istemediğimiz kadar kötü sözler, can acıtmalar, oyunlar.. ama en nihayetinde biz birbirimize kalanlardık.


askerliğini yaptığı kıbrısa onu görmeye gittim, onun yanında olmanın keyfine bir kere daha varıp, sanki aynı adama bir daha aşık oldum. sevmek insanı ayrı bir besliyor neden bilmem.



kıbrıs tatilimiz inanılmaz güzeldi, nisanda çıkılan tekne turu aslında 3 günümü özetlemeye yeter, ah bir de ilk kez bir yerde "düğünüm burda olmalı" dedim, umarım benim için gerçekleştirebileceğim bir hayal olur.


yazarken bile yüzümü gülümsetebilen dev adamı çok sevmiştim, aşk insanı mutlu etmeye yetiyordu.


19 Nisan 2012 Perşembe

#246

sanki aşıkken hepimiz birbirimize benziyoruz..

8 Nisan 2012 Pazar

#245

sevgilinin dönmesine az kaldıkça, şafak 30lu sayılara düştükçe, kendi bloguma yönelmek doğru bir hamle olur gibi geldi.

yine planlar birbirini kovalıyor,

mesela önce 23 nisan tatili geliyor,




sonrasında 5 mayısta güzel bir spa kaçamağı, 

en 

sonra büyük ihtimalle, sevgilinin doğum gününde tatlı bir ada kaçamağı, 

* photo by özdençiçek

sonrasında av evinde yine bir sapanca, çeşme babylondaki zaz konseri için bir çeşme, bir ara bozcaada ve datça & marmaris.  

istanbullular ve ankaralılar arasındaki en büyük fark, istanbulluların anı yaşayıp plandan uzak durması, biz ankaralıların da bütün planlarını 1300 yıl önceden yapması. planlarımla mutluyum!