9 Aralık 2011 Cuma

#236

aman birkaç ay geldi, birkaç hafta kaldı derken birkaç saat kaldı sevgilinin askerlik yapacağı yerin açıklanmasına. bir şeyleri bekleyerek geçiriyoruz zamanı, hep bir umut, hep bir bekleme, o an gelip de çattığında yerine hemen yenisini ekliyoruz  askere mi gidiyor, önce bekliyoruz sınava girsin diye, sınava giriyor, açıklansın diye bekliyoruz açıklanınca teslim olsun diye, teslim olunca yemin töreni diye, sonrasında acemilik bitsin diye en sonunda gel tezkere tezkere. hiç asker yolu beklemedim, daha önce kimseyi beklemedim de zaten. öyle bir sevmek ki, neden bilmiyorum beklemesi bile güzel. çokça kez ya bu sevgi dediğin hiç azalmıyor, acaba azalıyor mu, yaşlanınca mı azalır derken hep daha çok severken buluyorum kendimi. bazen geriye dönünce "nasıl yalnızdım daha önce" derken buluyorum kendimi, insan her şeye alışıyor zor da olsa.. yalnızlığına, yeni birine, onsuz olmamaya, sonra onsuz olmaya..

yarın sabah yine an.kara yollarını tutuyorum, bu sefer biraz sessiz bir gidiş olacak, sadece onunla olup, gönlümde veda etmek istiyorum ona, hoş veda dediğin ne zaman gönülden oldu ki..

pazar günü vedalaşacağım onunla, sonra da 150 günü saymaya başlayacağım, büyük bir iddiamız var doğum günü mayıs ayına kadar. kış bitip de bahar geldiğinde, tam da tatlı tatlı yaza geçerken geliyor yanıma, kaldığımız yerden devam ediyoruz. biz, hep biziz. öylesine eminim halimizden.

1 saat 10 dakika kaldı açıklanmasına, öss sonuçlarından, kpss sonuçlarından bin kat daha heyecanlı bu bekleyiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder