17 Mayıs 2011 Salı

#175

merhaba sevgilim,

akşam saatlerinde sana yazmaya pek alışık değilim aslında, sabah saatlerinde günüme seninle başlamayı tercih ediyorum.

şanslı masa diye bir şey izliyorum kanald'de, o kadar güldüm ki. yaşlı iki kadın çıktı, rol yapan nasıl sevimli bankacıymış, geleceğim öyle olacaksa hayır diyebileceğimi sanmıyorum bu kariyere.

bugün pilates dersine gittim, kanter içinde ikinci dersti ama hoca beni gördüğüne sevindi. sınıf deli kalabalık oluyor, keşke biraz erken gidip yer tutabilsem. yarın akşam da gitmeye niyetim var, a. yemeğe gelecek, bizle sofraya oturmuyor diye kızdık, yarın kıyamlı fasülye yiyoruz. makarna yapamadığımıza karar verdi, yarın kendisi yapacakmış. keşke sen de olsaydın bitanem, otururduk yine dördümüz, gülerdik. sen yokken evimin hiç tadı yok. uykum uyku değil, kahvaltım kahvaltı. her sabah senin hazırladığın tostlar yok..

reklam arasında atvye denk geldim, tövbeler tövbesi diye bi dizi var, müziği selami şahin, muhtacım. "beni, öldür öyle git yaşamak için senin sevgine muhtacım" diyor. gel de şimdi duygusala bağlama.

ah bu arada, bugün ekip olarak te.kno.sa'dan hediye çeki kazandık, benim payıma 300 TL düştü, kura sonucu. diğerlerine de 200,200,300. ben kendi payımdan 100 lirayı m.ur.at abiye verdim, onun durumu yok tatlı bir süpriz olur diye, kendiminkiyle de annemin teyzesine ev telefonu almaya karar verdim. kalanı için düşünüyorum henüz.

işte öyle bişiler sevdiğim, sensiz bigüne uyuyorum, sen iki saat ilerde olduğun için çoktan tatlı uykundasın.

tatlı rüyalar sana...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder