19 Temmuz 2010 Pazartesi

Kalbimin yarısıymış

Dünün tatlı hareketliliği ve yorgunluğundan sonra genel müdürlükte staj yapıyor olmanın, ya da orda çalışıyor olmanın biraz daha kasvetli olduğunu gördüm. şube ortamı daha aile glbi, ama genel müdürlük deyince herkes pek bi havalarda, dünyayı onlar yarattı çünkü. insan ilişkilerinin gelişmesi adına sanırım şubenin tozunu yutmak gerekiyor işin mutfağı olarak.

Akşama tam bir iş çıkışı tadında kanyoya gidip midpointte dodoyla yemek yemece, sıkıntılar ve sorunlardan bahsedip azcık ev alışverişi yapmaca. Ben iş kıyafetlerim içindeyken yanyana ev alışverişi yapıyor olmamızı hiç yadırgamadım ben, sanki o hep ordaydı, biz aynı evdeydik ve o alışveriş günümüzün parçasıydı.

Akşam odaya geldiğimde yeterince yorgundum, sevgiliyle konuştum, annemlerin beni ihmal etmesinden sanki unutulmuş gibi hissettiğimden bahsettim, sesim titredi konuşurken telefonu kapayınca mesaj gönderdim "sen benim ailem gibisin" dedim, "neye ihtiyacın varsa, oyum" dedi. Sonra uyudum, onun sesini uykumun arasında duya duya uyudum. Gece öyle huzursuzdu ki, sanki sabahına bişi olacaktı da ne olduğunu bilmiyordum. Uyudum uyandım, yorgundur uyandırmayayım diye sustum. Sabah onu aramak için telefon elimdeyken mesaj attı, "anneannem fena oldu gece, hastaneye kaldırdık. 5te geldim, uyuyorum tatlım" demiş. Ona kızdım gece haber vermediği için, kendime kızdım gece onu uyandırmayayım diye sustuğum için. Ne desem ne yapsam bilemedim, tek istediğim yanımda olması, yanına uzanıp susmak, ona dokunmak, onu öpmek ve sessizlik içinde her şeyin daha iyi olacağına inandırmak onu.

Zorluklarla besleniyor ilişkimiz, ama birazcık da rahat etsek olmaz mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder